Dr. Dauren Aben seminerinde ana hatlarıyla sivil silahın tanımı, yasal çerçeve, halkın görüşü ve Kazakistan'da suç olaylarında silah kullanımı oranları hakkında çeşitli bilgiler sundu. Kendisinin de katıldığı Kazakistan’da sivil silahlar konusunda yapılan bir çalışmanın sonuçlarını paylaştı. Kazakistan’ın bölgede istikrarlı ve huzurlu bir ülke olarak kabul edildiğini ve 1990-2010 yılları arası dönemde genel olarak kaydedilmiş suç oranlarının oldukça düştüğünü dile getirdi. Lakin 2010-2017 yılları arasındaki dönemde ise kayıtlı suç oranlarının belirgin oranlarda arttığını ifade etti. Dauren Aben bunun sebepleri arasında işsizlik gibi çeşitli ekonomik nedenlerin yanı sıra suç kayıt prosedürünün iyileştirilmesinin kayıtlı suçların sayısındaki artışa etki etmiş olabileceğini sözlerine ekledi. Buna ek olarak cinayet vakaları ile ilgili vermiş olduğu bilgiler arasında 1990’lı yıllardan günümüze vakaların sayısının gittikçe azaldığını dile getirdi.
Seminerin devamında suç ve cinayet vakalarında silah kullanım oranlarının arttığına dikkat çekerken holiganlıkta ise silah kullanımının artmadığını ifade etti. Araştırma sonuçları arasında suç ve şiddet mağdurlarının neredeyse 75%’inin 15 ila 29 yaşları arasındaki grup olduğunu dile getirdi. Kadınların erkeklerden daha çok suç ve şiddete maruz kaldığını ve katılımcıların 44%’ünün herhangi bir suç duyurusunda bulunmadıklarını belirttiğini ifade etti. Ayrıca, şehirde yaşayanların köyde yaşayanlara göre kendilerini daha güvensiz hissettikleri belirtti.
Anket katılımcıları arasında ateşli silah bulunduran arasında 61%’inde av tüfeği, 22%’sinde tabanca, 14%’de ise çeşitli kurusıkı tabancaların bulunduğunu ifade etti. Bu noktada yasal olarak silah satan dükkânlarda genellikle av tüfeklerin bulunduğunu sözlerine ekledi. Kazakistan çapında araştırmaları sonucu yapmış oldukları tahmine göre 190.000-225.000 arasında silahın sivil şahısların elinde bulunduğunu belirtti. Bu sayının kişi başına bölündüğünde yüz kişide 1,3 kişiden birine denk geldiğini ve bu oranının birçok ülkeden daha az olduğunun altını çizdi.
Silah edinme konusunda Kazakistan devletinin yasalarının oldukça sıkı olduğunu ve çeşitli prosedürler yerine getirildiği takdirde sonucu silah edinilebildiğini ifade etti. Bu noktada yasalar çerçevesinde vatandaşların sadece meşru müdafaa, spor veya avcılık amaçları için silah edinmesine izin verildiğini sözlerine ekledi. Buna ek olarak yasal ve yasadışı yollardan silah edinme konusunda vermiş olduğu bilgiler arasında yerli silah üretiminin sınırlı olduğunu ve av tüfekleri, tüfekler ve küçük silah cephanelerinin dışardan ithaline ise izin verildiğini vurguladı. İthalatçı ülkeler arasında başta Almanya ve Rusya’nın bulunduğunu ifade etti. Yasadışı yollardan edinilen silahların iç karaborsadan veya kurusıkı silahların gerçek mermi taşıyacak şekilde modifiye edilerek temin edildiği yönünde görüşlerini bildirdi. Bu noktada hükümetin silah edinme kanununda bazı değişiklikler yaparak kurusıkı silah edinme sürecini sıkılaştırmaya çalıştığını ifade etti.
Seminerin sonunda katılımcılar silah kullanım kanunları ve suç oranları konularında görüş alışverişinde bulundular.