Prof. Dr. Abzhanov Hangeldy seminerinde ana hatlarıyla tarih yazımı, tarihin değişmesine neden olabilecek sebepler ve Kazak tarihinde iz bırakmış önemli şahsiyetler hakkında çeşitli bilgiler sundu. Tarih yazımında akademik çalışmanın ve kullanılan metodolojinin gerçeğe giden yolda oldukça önemli olduğunu ifade etti. Tarihin akışını etkileyen unsurlar arasında devrimlerin belli bir etkisinin olduğunu lakin tarihin değişmesinde asıl önemli rol oynayan faktörlerden birisi olarak yaşanan olaylara gösterilen etki ve tepki durumunu gösterdi. Ayrıca, tarihi değiştiren unsurlar arasında 3 nedenden bahsederek viagra pas cher bunların sırasıyla toprak, dil ve yönetim olduğunu dile getirdi.
Toprağın, üzerinde yaşayanların vatanı olması nedeniyle değer verilen bir unsur olduğunu ve Kazakların ezelden beri yaşadıkları toprakları korumaya özel önem verdiklerini ifade etti. Bu noktada toprağın o halkın maddi tarihi mirası olduğunu vurgulayarak vatansız kalan milletlerin kendi tarihlerine sahip çıkmada zorlandıkları yönünde görüşlerini bildirdi. Seminerin devamında toprak milletler için maddi miras ise dil bilimi de onların manevi mirasıdır sözleriyle dilin halklar için önemine dikkat çekti. Kazaklar’ın kendi kültürlerini, geleneklerini ve edebi mirasını nesilden nesle aktarabilmesinde kitaplardan çok önce kendi dilinde konuşarak bu işlevi gerçekleştirdiklerini ifade etti. Bu yüzden dilin o milletin kültür, edebiyat, gelenek, felsefe ve diğer birçok konudaki ortak tarihsel öneme sahip manevi bir mirası olduğunu ve kendi dillerini unutanların tarihlerini de unutmaya yüz tuttuklarının altını çizdi.
Bu anlayışa sahip olan Kazaklar’ın tarih boyunca türlü zorluklardan geçerek kendi kimliklerini koruyabilmelerini dillerine sahip çıkmaları sayesinde başarabildiklerini belirtti. Bu noktada Kazak dilinin zenginliğini ifade etmek için 100 ciltlik atasözleri eserinin çıkarıldığını dile getirdi. Kazakça’nın özeliklerine de değinerek deve kelimesinin yaklaşık 50’ye yakın eş anlamlı kelime bulunduğunu bunun da Kazak halkının göçebe kültürünün bir mirası olduğunu ifade etti. Yönetim ve karar vericilerin aldıkları veya almadıkları kararların tarihin akışının değişmesinde önemli bir rol oynadığını belirterek Sovyetler Birliği döneminde bazı Kazak yöneticilerin kendi halklarının çıkarlarını gözeterek aldıkları kararların tarihte iz bırakarak günümüz bağımsız Kazakistan için olumlu sonuçlar verdiğini görmekte olduğumuzu belirtti. Bu üç unsurun tarihin akışına etki ettiğini ve bu değişimlerinde dikkatlice akademik metotlar aracılığı ile incelenmesi gerektiğini bildirdi.
Seminerin sonunda katılımcılar tarih yazımı, dil ve diğer ilgili konular hakkında görüş alışverişinde bulundular.