Avrupa Birliği (AB) ile Kazakistan arasındaki diplomatik ve ticari ilişkiler, Kazakistan’ın 1991’de bağımsızlığını ilan etmesinin ardından başladı. Bu dönemden itibaren, ekonomik, kültürel ve siyasi alanlarda kademeli olarak gelişen ilişkiler, AB ve üye ülkeleri ile Kazakistan arasında güçlü bağlar kurdu. Özellikle 1994’te imzalanan ve 1999’da yürürlüğe giren Ortaklık ve İşbirliği Anlaşması (OİA), bu ilişkileri kurumsallaştırarak 2015 yılına kadar taraflar arasındaki ana rehber oldu. OİA’nın üzerine inşa edilen, 1 Mart 2020’de yürürlüğe giren Güçlendirilmiş Ortaklık ve İşbirliği Anlaşması (GOİA), ilişkilere daha derin bir boyut kazandırılmasının önünü açtı (Avrupa Birliği Komisyonu, 2023).
Kazakistan, Orta Asya’nın kalbinde, özellikle petrol ve doğal gaz gibi zengin doğal kaynaklarıyla uluslararası arenada pek çok ülkenin dikkatini üzerine çekmektedir. Coğrafi uzaklığına rağmen AB, Rusya, Çin, Amerika Birleşik Devletleri ve Türkiye gibi önemli küresel ve bölgesel aktörlerle ilişkilerini geliştirerek, çok yönlü bir dış politika stratejisi izlemektedir. Gelişmekte olan ekonomisi, yürütmekte olduğu ekonomik reformlar ve Kuşak Yol Girişimi güzergahındaki kilit konumu Kazakistan’ın, bir ticaret ortağı olarak AB nezdindeki yerini güçlendirmektedir (Akorda, 2020).
Kazakistan’ın 2015’te Dünya Ticaret Örgütü’ne (DTÖ) katılımı AB ile arasındaki ticari ilişkilerinin kurumsal açıdan daha rahat yürütülmesine olanak sağlarken aynı zamanda, ülkenin küresel ticaret sistemine bağlılığını ve uluslararası ticaret normlarına uyma taahhüdünü açıkça göstermektedir (Dünya Ticaret Örgütü, 2023). DTÖ üyeliği, Kazakistan’ın küresel pazarlardaki ticaret ilişkilerini daha akıcı ve şeffaf hale getirerek pek çok ülke ile de bağlarının güçlenmesinin önünü açmaktadır.
Kazakistan ile AB arasındaki ticari ilişkilerin yapısına baktığımızda genelde yeraltı kaynakları ve özellikle petrol ürünleri üzerine yoğunlaştığı, bununla birlikte son yıllarda bu potansiyeli çeşitlendirme çabaları göze çarpmaktadır. 2022 yılında ticaret hacmi 43.18 milyar dolara ulaşan ilişkilerde AB’nin Kazakistan’a ihracatı 11.2 milyar dolar iken ithalatı 32.17 milyar dolar olmuştur (Avrupa Birliği Komisyonu, 2023).
Bu rakamları 2021 ile karşılaştıracak olursak toplam ticarette %74’lük, ihracatta %89’luk, ithalatta ise %70’lik bir artış görülecektir. 2021’de Kazakistan’ın lehine olan ticaret dengesi 13 milyar dolardan 2022’de 21 milyar dolara kadar çıkmıştır (Avrupa Birliği Komisyonu, 2023). Bu rekor artışın nedenleri arasında Kazakistan ve AB arasındaki gelişmekte olan ticari ilişkilere ek olarak Rusya ve Ukrayna arasındaki savaş sonrasında AB’nin enerji tedariki konusunda alternatif enerji tedarikçilerine yönelmesi gelmektedir. Yanı sıra Rus mallarına uygulanan ambargolar nedeniyle muadil ürünlerde Kazakistan’ın boşalan bu pazar payından kendisine daha fazla yer bulması da gösterilebilir. Her ne kadar iki taraf arasındaki ilişkiler son yıllarda hızlı bir şekilde ilerlese de Kazakistan’ın Avrasya Ekonomik Birliği’ne (AEB) üyeliği AB ile olan ticaretinde bazı sorunlara neden olabilmektedir. Bu durum, AB’nin Kazakistan ile ticaret müzakerelerinde AEB’nin genel çerçevesini göz önünde bulundurmasını gerektirmektedir.
Kazakistan ve AB arasındaki ticaret dinamiklerinde son 20 yılda kademeli bir artış izlenmektedir. Bu eğilimlere yakından bakıldığında 2000 yılından başlayarak, AB ve Kazakistan arasındaki ticaret hacmi önemli bir yükseliş gösterdi. Bu dönemde toplam ticaret hacmi 4.8 milyar dolar seviyesine ulaşırken, bunun 1.3 milyar doları ihracat, 3.52 milyar doları ise ithalat olarak kaydedildi. Takip eden yıllarda, özellikle 2009 yılına kadar olan dönemde, ihracat ve ithalat hacimlerinde sırasıyla %27 ve %31 gibi dikkate değer büyüme oranları gözlendi. 2008 yılında ise ticaret hacmi, 8.3 milyar dolarlık ihracat ve 26.4 milyar dolarlık ithalatla 34.7 milyar dolara ulaşarak zirve yaptı (Birleşmiş Milletler Ticaret Veri Portalı, 2023).
2009-2013 dönemi, ticaret dinamiklerinde belirgin dalgalanmaların yaşandığı bir dönem oldu. Bu süreçte, özellikle AB’nin Kazakistan’dan gerçekleştirdiği ithalat hacminde keskin bir düşüş göze çarpmaktadır. İthalat hacmi, 26.4 milyar dolardan 15.1 milyar dolara (%42 azalış) gerilerken, Kazakistan’a yönelik ihracat ise 0.9 milyar dolarlık veya %11’lik bir düşüşle 7.4 milyar dolara kadar indi. Bu dönemdeki değişkenlikler, küresel ve bölgesel ekonomik koşulların ticaret üzerindeki etkisini açıkça ortaya koymaktadır. 2013 yılında, AB’nin Kazakistan ile toplam ticaret hacmi 41.2 milyar dolara ulaşarak bir önceki zirvenin üzerine çıktı. Bu dönemde, 9.8 milyar dolarlık ihracat ve 31.4 milyar dolarlık ithalat gerçekleşti (Birleşmiş Milletler Ticaret Veri Portalı, 2023).
2014-2016 yılları arasında ise ticaret hacmi, özellikle 2016’da 2006 seviyelerinin altına inerek 19.4 milyar dolarlık rekor bir düşüş yaşadı. Ancak, sonraki üç yıl içinde ihracat %10 oranında artış gösterirken, ithalat %31’e yükselerek toplam ticaret hacmini 2019’da 27.9 milyar dolara taşıdı (Birleşmiş Milletler Ticaret Veri Portalı, 2023). Sonrasında COVID-19 salgını nedeniyle yaşanan sert düşüşler sonrasında 2022’de 43.18 milyar dolarla yeni bir rekor daha kırıldı (Avrupa Birliği Komisyonu, 2023). Bu veriler, AB ve Kazakistan arasındaki ticaretin, uluslararası ekonomik değişimlere duyarlılığını ve bu ilişkinin dinamik yapısını gözler önüne sermektedir.
Kazakistan’ın AB ile ticari ilişkileri, üye devletler genelinde homojen bir dağılım yerine, belirli ülkelere yoğunlaşan bir durum arz etmektedir. Bu ticari ilişkilerin öne çıkan aktörleri Almanya, İtalya, Fransa ve Hollanda gibi ülkelerdir. Bu ülkeler, enerji kaynaklarına olan yoğun ilgileri ve AB içindeki stratejik ekonomik pozisyonlarıyla Kazakistan ile kuvvetli ticaret bağları oluşturmuşlardır (Birleşmiş Milletler Ticaret Veri Portalı, 2023).
Almanya, Kazakistan için AB içindeki en önemli ticaret ortaklarından biri olarak öne çıkmaktadır. Bu ilişki, enerji ithalatına ağırlık vermekle birlikte, makine, otomotiv parçaları ve teknoloji gibi alanları da içermektedir. Almanya’nın Kazakistan ile ticaretindeki bu çeşitlilik, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin enerji sektörüyle sınırlı olmadığını göstermektedir. Kazakistan’dan özellikle petrol ve doğalgaz ithalatı ile öne çıkan İtalya da önemli bir ticaret partneri konumundadır. Ayrıca, İtalyan şirketlerinin Kazakistan’daki enerji sektörü başta olmak üzere çeşitli projelerde aktif rol alması, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin derinleştiğini göstermektedir. Fransa ve Hollanda da Kazakistan’dan enerji ithalatı yapan ve Kazakistan ekonomisinin çeşitli sektörlerine yatırım yapan ülkelerdendir. Bu ülkelerin Kazakistan ile ticaretlerinde enerji kaynaklarının büyük bir paya sahip olması, Kazakistan’ın AB içindeki stratejik enerji tedarikçisi rolünün altını çizmektedir (Birleşmiş Milletler Ticaret Veri Portalı, 2023).
Bu dört ülkenin Kazakistan ile olan ticari ilişkilerinin analizi, AB içindeki enerji politikaları ve ekonomik stratejiler açısından önemli bir perspektif sunmaktadır. Enerji ithalatına odaklanan bu ilişkiler, aynı zamanda makine, otomotiv ve teknoloji gibi alanlarda da çeşitlilik göstererek, iki taraf arasındaki ticari bağların sadece enerjiye dayalı olmadığını ve daha geniş bir ekonomik iş birliğinin potansiyelini ortaya koymaktadır.
AB ve Kazakistan’ın mevcut ticari ilişkilerdeki dalgalanmayı azaltma ve dengeli bir ticaret yapısına ulaşma yönünde önemli ölçüde ürün çeşitlendirmesine odaklanmakta olduğunu görebilmekteyiz. COVID-19 salgınının etkilerinden arındırılmış verileri ele aldığımızda 2000-2019 yıllarında AB ihracat portföyüne 96 milyon dolar değerinde 32 yeni ürün eklerken, Kazakistan AB’ye ihraç ettiği malların listesine değeri 338 milyon dolar olan yeni 55 ürün kattı. Bu çeşitlendirme süreci, iki bölge arasındaki ticari ilişkilerin dengelenmesinde ve istikrarın sağlanmasında kritik bir rol oynamaktadır (Birleşmiş Milletler Ticaret Veri Portalı, 2023). GOİA, bu süreci destekleyerek AB ülkelerinin Kazakistan ile ticaret yoğunluğunu artırma potansiyelini güçlendirmektedir.
Bu sürecin güçlendirilmesi için Kazakistan’ın AB’ye ihraç ettiği ürünlerin sayısı ve ticaret hacmini artırması, AB tarafında ise üye ülkelerin ikili ticaret hacimlerini yükseltmesi gerekmektedir. Bu konuda son yıllarda Polonya ile Kazakistan arasında artan ticaret hacminin dikkat çekici olduğunu belirtmek gerekir. Öte yandan Kazakistan’ın ihracat portföyü içerisinde enerji dışı ürünlerde tarımsal ürünler ile çeşitli makine sanayi ürünleri büyük bir potansiyele sahiptir. Rusya ve Ukrayna arasındaki savaş sonrasında patlak veren gıda krizinde Türkiye’nin arabuluculuğunda oluşturulan tahıl koridoru Ukrayna’da üretilen tahıl ve benzeri ürünlerin ihracatına imkan sağlamaktaydı. Kazakistan da dünyada önde gelen tahıl, buğday ve benzeri temel ihtiyaç ürünleri üreten ülkelerden biri olarak çeşitli AB ülkelerine tahıl, buğday, yağ tohumları ve balık ürünleri ihracatında yeni imkanlara sahiptir (Birleşmiş Milletler Ticaret Veri Portalı, 2023). Öte yandan gelişmekte olan sanayi ürünlerinde de AB pazarında Rus firmalarının karşılaştıkları zorluklar, Kazakistan’lı firmaların ürünlerinin rekabet gücünü artırarak pazar paylarını artırma fırsatı sunmaktadır. Bu da bölgesel ve uluslararası kriz durumlarında AB ve Kazakistan arasındaki ticari ilişkilerdeki dalgalanmaları azaltabilir.
Genel olarak ticaret hacminden ziyade bu kapsamda ürün sayısına ve türüne baktığımızda AB Kazakistan’a işgücü yoğun mallar (İYM) ve taklit edilmesi zor malları (TEZM) çoğunlukla ihraç etmektedir. Bu arada Kazakistan’dan yapılan ithalatlarda şaşırtıcı bir şekilde TEZM ürünleri hammadde yoğun mallardan sonra ikinci sırada gelmektedir. Bu da Kazakistan için AB’nin kendi ihtiyaçlarının karşılanmasında pek çok ürünü tedarik eden önemli ticaret ortaklarından birisi olduğuna işaret etmektedir.
Örneğin Kazakistan’ın toplam ithalatı içerisinde ilaçlar (542 ürün kodlu) %60’ı ve döner elektrikli güç makine ve aletleri (716 ürün kodlu) %61’i, AB’den tedarik edilmektedir. Diğer çeşitli ürünlerde de AB, %15-%61 arasında farklı oranlarda pazar payına sahiptir (Birleşmiş Milletler Ticaret Veri Portalı, 2023). Bu nedenle, bu ürünler ve Kazakistan’ın AB’deki başlıca ticaret ortakları sadece taraflar arasındaki ticaret ilişkilerini domine etmekle kalmamakta, aynı zamanda Kazakistan’a bunları sağlamada da önemli bir rol oynamaktadır. Bu ihracat ve ithalat verileri, taraflar arasındaki ticaret hacimlerini artırma hedefleri konusunda yol gösterici olma potansiyeline sahiptir. Bu nedenle, pratik politika önerileri sunabilmek için ticaret ilişkilerine daha derinlemesine bakmak oldukça önemlidir. Çünkü tarafların çeşitli ikili ve çoklu ticaret örgütlerine farklı taahhütleri ele alındığında genel düzenlemelerden daha çok bu tür stratejik düzenlemelerin, taahhütler göz önüne alınarak yapılması iki taraf arasındaki ticari bağların daha da güçlenmesine önemli katkı sağlayabilir.
Kazakistan’ın önde gelen ticaret ortaklarından olan Rusya, AB’nin Doğu Avrupa, Kafkaslar ve Orta Asya’daki ülkelerle ticari ilişkiler geliştirmesinden duyduğu rahatsızlığı açık olarak dile getirmese de AB ve Rusya arasında bir ekonomik etki alanı oluşturma yarışının olduğu ortadadır. Her ne kadar 2010’ların başlarında AB ve Rusya arasındaki ticaretteki ılımlı gelişmeler Lizbon’dan-Vladivostok’a kadar ticari hatların kurulması gibi girişimleri ön plana çıkarsa da Rusya’nın Kırım’ı ilhakı tüm dengeleri bozarak bu olumlu havayı büyük ölçüde değiştirmiştir (Dragneva, 2018).
Öte yandan Rusya, AB’nin 2009’da başlattığı Doğu Ortaklığı stratejisini Doğu Avrupa’daki ülkelerle ekonomik bağlarını güçlendirerek Moskova’nın hakimiyetini kırma girişimi olarak değerlendirerek çeşitli platformlarda hedef göstermeden eleştirmekteydi. Bu eleştirinin merkezinde ise AB’nin Ukrayna, Moldova gibi Doğu Avrupa ülkeleriyle Gürcistan ve Ermenistan gibi Kafkasya’da yer alan ülkelerle Derin ve Kapsamlı Ticaret Anlaşması (DKTA) görüşmelerini başlatması yer almaktaydı. Çünkü DKTA’ya taraf olan ülkeler Avrasya Ekonomik Birliği (AEB) gibi birliklere çeşitli ticari bürokratik engellerden dolayı katılma imkanlarının önünü kesen nitelikteydi. Aynı şekilde AEB’ye üyelik DKTA tarzı kapsamlı ticari anlaşmaların imzalanmasını engellemekteydi (Avrupa Birliği Komisyonu, 2023; Konopelko, 2018; Zhenis, 2016). AB’nin DKTA hamleleri Moskova’nın AEB’yi genişletme stratejisi ile çakışması da iki taraf arasında ticari kurumsal bürokrasiler üzerinden bir yarışın fitilini ateşlemiştir.
Bu yarışın AB ve Kazakistan arasındaki ticari ilişkilere yansımasına baktığımızda şimdilik sınırların çizildiğini görebilmekteyiz. Astana’nın AEB’ye 2015’te üye olmasıyla AB ile arasına DKTA tarzı kapsamlı anlaşmalar yapma konusunda bir set çekilirken, DKTA’yı 2014’te imzalayan Moldova ve Gürcistan gibi ülkeler de AEB ile arasına bir set çekmiş oldu. Lakin AB ve Kazakistan arasında 2020’de imzalanan GOİA anlaşması her ne kadar genel bir kapsama sahip olsa da ağırlık ekonomik ve ticari ilişkilere verilmiştir. Bu nedenle AB ve Kazakistan arasında kurumsal ticari bağların güçlendirilmesinde düşünülecek yeni yöntem ve metotlar, Astana’nın AEB’ye taahhütlerini ve AB ile Rusya arasındaki çekişmeyi göz önüne almalıdır.
Özetle, yıllar içerisinde gelişmekte olan AB ve Kazakistan arasındaki ticari ilişkiler son iki yılda hızlı bir ivme yakalayarak rekorlar kaydetmektedir. Bu süreç, hammadde ihracatçısı olarak her ne kadar Kazakistan’ın ticaret hacmi açısından lehine bir durum oluştursa da ticaretin çeşitlendirilmesinin önem arz ettiği açıktır. Ayrıca ürün tedariki konusunda belirli ürünlerde AB’ye olan bağımlılığının da azaltılması iki taraf arasındaki ticari dengelerin daha sağlıklı bir ortama taşınmasına olanak sağlayacaktır. Bu noktada Kazakistan ve AB’nin genel kapsamlı anlaşmalar yerine daha pratik ve önde gelen sektör ve ürünleri kapsayan özel çözümlere ihtiyaç duyduğunu belirtmek gerekir.
Kaynaklar
Akorda (2020). Kazakistan Cumhuriyeti’nin 2020-2030 Dış Politikası Konsepti Hakkında. Alınan yer: http://www.akorda.kz/en/legal_acts/decrees/on-the-concept-of-the-foreign-policy-of-the-republic-of-kazakhstan-for-2020-2030. Erişim tarihi: 08.12.2023.
Avrupa Birliği Komisyonu (2023). AB’nin Kazakistan ile Ticari İlişkileri. Gerçekler, Rakamlar ve Son Gelişmeler. Alınan yer: https://policy.trade.ec.europa.eu/eu-trade-relationships-country-and-region/countries-and-regions/kazakhstan_en#:~:text=Trade%20picture,billion%20(up%2070%25%20vs. Erişim tarihi: 03.12.2023.
Avrupa Birliği Komisyonu (2023). Ülkeler ve Bölgeler: Gürcistan. Alınan yer: https://ec.europa.eu/trade/policy/countries-and-regions/countries/georgia/. Erişim tarihi: 06.12.2023.
Avrupa Birliği Komisyonu (2023). Ülkeler ve Bölgeler: Moldova. Alınan yer: https://ec.europa.eu/trade/policy/countries-and-regions/countries/moldova/. Erişim tarihi: 06.12.2023.
Avrupa Birliği Komisyonu (2023). Ülkeler ve Bölgeler: Ermenistan. Alınan yer: https://ec.europa.eu/trade/policy/countries-and-regions/countries/armenia/. Erişim tarihi: 06.12.2023.
Avrupa Birliği Komisyonu (2023). Ülkeler ve Bölgeler: Kazakistan. Alınan yer: https://ec.europa.eu/trade/policy/countries-and-regions/countries/kazakhstan/. Erişim tarihi: 08.12.2023.
Birleşmiş Milletler Ticaret Veri Portalı (2023). Ticaret Verileri. Alınan yer: https://comtradeplus.un.org/. Erişim tarihi: 03.12.2023.
Dünya Ticaret Örgütü (2015). Kazakistan ve Dünya Ticaret Örgütü. Alınan yer: https://www.wto.org/english/thewto_e/countries_e/kazakhstan_e.htm#:~:text=Kazakhstan%20has%20been%20a%20member%20of%20the%20WTO%20since%2030%20November%202015. Erişim tarihi: 05.12.2023.
Dünya Ticaret Örgütü (2023). Mallara İlişkin Temel Kurallar. Bölgesel Ticaret Anlaşmaları. Alınan yer: https://www.wto.org/english/tratop_e/region_e/regatt_e.htm. Erişim tarihi: 06.12.2023.
Dragneva, Rilka (2018). Avrasya Ekonomik Birliği: Putin’in Jeopolitik Projesi. Alınan yer: https://www.fpri.org/article/2018/10/the-eurasian-economic-union-putins-geopolitical-project/. Erişim tarihi: 03.12.2023.
Kembayev, Zhenis (2016). Avrupa Birliği ile Kazakistan Cumhuriyeti Arasındaki Ortaklık: Sorunlar ve Perspektifler. Alınan yer: https://papers.ssrn.com/sol3/papers.cfm?abstract_id=2889952. Erişim tarihi: 06.12.2023.
Konopelko, Agnieszka (2018). Avrasya Ekonomik Birliği: AB’nin Kazakistan’a Yönelik Politikası İçin Bir Zorluk. Alınan yer: https://link.springer.com/article/10.1007/s10308-017-0480-7. Erişim tarihi: 05.12.2023.
Not: Bu blogda ifade edilen görüşler yazarın kendi görüşleri olup Enstitü’nün yayın politikasını yansıtmamaktadır.
Cengizhan Canaltay, 2010 yılında lisans eğitimini KIMEP Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü'nde tamamlamıştır. Yüksek lisans eğitimini 2014 yılında sunduğu ‘Oralmanlar’ın Kazakistan Toplumuna Entegrasyonu: Türkiye Kazakları’ konulu yüksek lisans teziyle tamamlamıştır. Cengizhan Canaltay, Ocak 2015'ten itibaren Avrasya Araştırma Enstitüsü’nde araştırmacı olarak görev yapmaya başlamıştır. Eylül 2017'den bu yana müdür yardımcısı olarak çalışmaktadır. Çeşitli Kazakistanlı dergilerinde ve Bilig, Perception ve Central Asia Program gibi yabancı dergilerde makaleleri yayınlanmıştır.