Çin’in Wuhan şehrinden başlayarak kısa sürede tüm ülkeye hızla yayılan yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgını, mevcut durumuyla sadece Çin için değil, tüm dünya için korkunç bir tehdit olmaya devam etmektedir. Çünkü, Çin’in ve diğer ülkelerin sert önlemler almasına rağmen, koronavirüs salgını birçok ülkede ölümcül sonuçlara yol açmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) raporuna göre, 29 Şubat 2020 tarihi itibariyle Çin’de (Hong Kong dâhil) kanıtlanmış koronavirüs vakası sayısı 79,394’e ulaşırken, bunların 2,838’i hayatını kaybetmiştir. Çin dışında ise, İran, İtalya, Güney Kore ve Japonya başta olmak üzere 53 ülkede kanıtlanmış hasta sayı 6,009’a çıkmış olup, ölü sayısı 86 kişi olarak kaydedilmiştir (WHO, 2020). Dünyaya korku salan söz konusu koronavirüsün ne zaman kontrol altına alınacağı henüz belli olmamakla birlikte koronavirüs salgının sonuçları, Çin ekonomisini ve halkın sosyal hayatını önümüzdeki dönemde olumsuz yönde etkilemeye devam edecek gibi görünmektedir.
Koronavirüsün Çin ekonomisine olumsuz etkilerinden bahsedilirken, öncelikle Çin’in hizmet sektörünün büyük zarara uğrayacağı söylenebilir. Çünkü hizmet sektörü, günümüz Çin ekonomisinde önemli bir yer tutmaktadır. Son yıllarda Çin ekonomisinin yeni itici gücüne dönüşen hizmet sektörü, 2018’de %7.6 ve 2019’da ise %6.9 oranında büyüme kaydetmiştir. 2018’de Çin’in hizmet sektörünün GSYİH’deki payı %52.2 olurken, bu rakam 2019’da %53.9’a ulaşmıştır (China NBS, 2019; China NBS, 2020). Ayrıca, son yıllarda Çin’de en çok istihdam sağlayan sektör de hizmet sektörü olmuştur. 2018’de 359,38 milyon kişiye iş fırsatı yaratan hizmet sektörünün istihdamdaki payı %46,3 iken bu oran, 2019’da toplam istihdamın yaklaşık %50’sini oluşturmuştur (Gov.cn, 2019; Mofcom, 2020). Lakin koronavirüsün yayılmasını önlemek amacıyla Çin hükümeti özellikle turizm, lokantacılık, eğlence, seyahat, reklam, perakende satış ve ulaştırma gibi hizmet sektörlerinin faaliyetlerini tamamen durdurmuştur. Ayrıca, havalimanları, tren hatları, otobüs durakları, ticari merkezler ve meydanlar gibi kalabalığın yoğun olduğu yerlerde sağlık önlemleri güçlendirilmekte ya da bu yerler, karantina altına alınmaktadır. Dolayısıyla, koronavirüs önlemleri nedeniyle Çin’in hizmet sektörünün ciddi zarar görmekte olduğu ifade edilebilir.
Koronavirüsün Çin’in hizmet sektörüne yönelik olumsuz etkileri en çok turizm alanında hissedilmektedir. Çünkü, Çin’de insanlar koronavirüse kapılma endişesiyle seyahat yapmaktan ve eğlence ve kültürel etkinliklere katılmaktan kaçınmaktadır. Bu doğrultuda Çin hükümeti koronavirüs nedeniyle geleneksel yeni yıl kutlamalarını tamamen iptal etmek zorunda kalmıştır. Çin’in iç turizminin “altın çağı” sayılan bir haftalık geleneksel yeni yıl etkinliklerinin koronavirüsden dolayı iptal edilmesi, ülkenin iç turizminde büyük kayıplar yaratabilir. Örneğin, 2019’da Çin’in geleneksel yeni yılı döneminde yurtiçi turistlerin sayısı 415 milyona ulaşmış, turizm geliri ise 513.9 milyar yuan (yaklaşık 75.13 milyar dolar) olarak kaydedilmiştir (Xinhua, 2019). Çin Turizm Araştırma Enstitüsü’ne göre, koronavirüs nedeniyle 2020’de Çin’in yerli turist sayısının %15.5’e düşeceği, turizm gelirinin ise %20.6 azalacağı tahmin edilmektedir. Nitekim bu rakamların 2020’nin ilk çeyreğinde %56 – %69 oranlarında azalış göstermiştir. Eğer ülkedeki koronavirüs salgını uzun bir süre devam ederse, 2020’de Çin’in yerli turist sayısısının %19.5, turizm gelirinin ise %27.9 azalacağı söylenmektedir (Pinchain, 2020). Çin’deki koronavirüs salgını hızla yayılırken, birçok ülke, vatandaşlarına Çin’e seyahat etmemeleri konusunda uyarmış olup, pekçok uluslararası havayolu şirketi de Çin’e düzenledikleri uçuşlarını durdurma kararı almıştır. Bu durum Çin’e gelen yabancı turist sayısının da azalacağına işaret etmektedir. Zaten, Çin Turizm Araştırma Enstitüsü’nün tahminine göre, koronavirüs nedeniyle 2020’de Çin’e gelen yabancı turist sayısı %34.7 ve turizm geliri %40.6 oranında azalabilir. Ülkedeki koronavirüs salgınının daha uzun bir süre devam etmesi durumunda, 2020’da Çin’e gelen yabancı turist sayısı %40.7, turizm geliri ise %44.6 düşüş gösterebilir (Pinchain, 2020). Böyle bir durumda, 2020’de Çin’in toplam turizm gelirinin %22 ile %29.6 oranında azalabileceği tahmin edilmektedir (Pinchain, 2020).
Koronavirüs salgını Çin’in üretim sektörünü olumsuz yönde etkileyerek, bazı alanlarda üretim talebinin zamanla başka ülkelere kaymasına neden olabileceği tahmin edilmektedir. Çünkü Çin’de koronavirüs nedeniyle milyonlarca çalışanın işe gitmemesinden dolayı özellikle üretim sektöründe ciddi aksamaların yaşanması ve verimliliğin düşmesi, üretim sektörünü ciddi sorunlarla karşı karşıya getirmektedir. Bununla birlikte koronavirüs yüzünden Çin mallarına yönelik talebin azalması da Çin’in üretim sektörünün daralmasına neden olmaktadır. Çin’in üretim sektöründe öncelikle emek yoğun ürünleri üreten elektronik, giyim ve tekstil endüstrisi, koronavirüsün olumsuz etkilerine maruz kalmaktadır. Çünkü Çin’in ihracatında emek yoğun elektronik, hazır giyim ve tekstil ürünlerinin payı önemli yer tutmaktadır. 2019’da Çin’in toplam ihracatının %26.9’unu elektronik ürünleri oluştururken, giyim ve tekstil ürünleri ise %19.2’sini oluşturmuştur (People, 2020). Şimdi koronavirüs nedeniyle Çin’de üretim tesislerinin kapatılması veya üretim kapasitesinin düşürülmesinden dolayı Çin’in söz konusu üretim sektörlerinin talebini zamanında karşılaması zor görünmektedir. Bu durumda elektronik, giyim ve tekstil endüstrisi gibi alanlarda küresel üretim talebinin Çin’den başka ülkelere kayması ihtimalini güçlendirmektedir.
Koronavirüs salgınının Çin ekonomisinin büyüme motoru olan hizmet sektörü ve Çin ihracatının temelini oluşturan üretim sektörü üzerindeki olası olumsuz etkileri dikkate alındığında, son yıllarda sürekli yavaşlamakta olan Çin’in ekonomik büyüme oranının 2020’de bir önceki yıla göre daha düşük bir seviyede olması beklenmektedir. Zaten Mart 2018’de başlayıp, ancak Ocak 2020’de ABD’nin lehine bir ticaret anlaşmasıyla sonuçlanan ABD-Çin ticaret savaşı başta olmak üzere dış ve iç faktörlerin olumsuz etkilerinden dolayı 2019’da Çin’in ekonomik büyüme oranı 30 yılın en düşük seviyesinde gerçekleşmiştir. Örnek vermek gerekirse, 2018’de %6.5 olarak gerçekleşen Çin’in ekonomik büyümesi, 2019’da %6.1’e düşmüştür. (China NBS, 2020). ABD-Çin ticaret savaşının olumsuz etkilerinin izleri silinmemişken, Çin’in ekonomik uzmanları, 2020’de Çin’in ekonomik büyüme oranının %5-%5.2 civarında olacağını tahmin etmektedir (Xinhua, 2019). Koronavirüs salgınının daha da uzaması halinde Çin’in ekonomik büyüme oranının %5’i geçip-geçmeyeceği de büyük bir soru işaretidir.
Özet olarak, korkutucu boyutlarıyla giderek yayılmakta olan koronavirüs salgınının Çin’in sosyal ve ekonomik istikrarına zarar verebilecek bir tehdit unsuru haline geldiği söylenebilir. Nitekim koronavirüs salgınının önlenmesinin ardından Çin’deki normal ekonomik faaliyetlerin başlamasından sonra dahi söz konusu virüsün Çin ekonomisi üzerindeki olumsuz etkilerinin bir süre daha devam edeceği tahmin edilebilir. Koronavirüs sürecinde ve sonrasında Çin malları, sadece üretim açısından değil ticaret açısından da sorun yaşayabilir. Koronavirüs salgının bölgesel ve küresel etkisi açısından bakıldığında ise, birçok ülkenin Çin’e uçuşları iptal etmesi ve Çin vatandaşlarına vizeyi durdurmasının yanı sıra, komşu ülkelerin Çin ile aradaki sınır kapılarını kapatması, önümüzdeki dönemde Çin’in sınır ticareti başta olmak üzere tüm dış ticaretini olumsuz yönde etkileyebilir. Fakat koronavirüsün Çin ekonomisi üzerindeki olumsuz etkileri sadece Çin ile sınırlı kalmayıp, bölgesel ve küresel ticari-ekonomik gelişmelere de neden olabilir. Dolayısıyla, özellikle Çin ile yakın ticari-ekonomik ilişkileri ve sınırları olan komşu ülkeler de Çin’deki koronavirüs salgının etki ve sonuçlarını yakından takıp ederek gerekli ekonomik, sağlık ve güvenlik tedbirlerini artırmalıdır.
Kaynaklar
China NBS (2019). Çin’in 2018’deki Ulusal Ekonomik ve Sosyal Kalkınma İstatistikleri. Alınan yer: http://www.stats.gov.cn/tjsj/zxfb/201902/t20190228_1651265.html. Erişim tarihi: 27.02.2020
China NBS (2020). Çin’in 2019’daki Ulusal Ekonomik ve Sosyal Kalkınma İstatistikleri. Alınan yer:http://www.stats.gov.cn/tjsj/zxfb/202002/t20200228_1728913.html. Erişim tarihi: 27.02.2020
China NBS (2020). 2019’da Çin Ekonomisi Genel Olarak İstikrarını Korudu. Alınan yer: http://www.stats.gov.cn/tjsj/zxfb/202001/t20200117_1723383.html. Erişim tarihi: 27.02.2020
Gov.cn (2019). Hizmet Sektörü, Çin’de En Fazla İstihdam Sağlayan Endüstri Haline Geldi. Alınan yer: http://www.gov.cn/guowuyuan/2019-07/22/content_5412873.htm. Erişim tarihi: 28.02.2020
Mofcom(2020). Hizmet Endüstrisinin Gelişimi Çeşitli Önlemlerle Etkili Bir Şekilde Teşvik Edilmelidir. Alınan yer: http://tradeinservices.mofcom.gov.cn/article/yanjiu/pinglun/202002/ 98318.html. Erişim tarihi: 28.02.2020
People (2020). 2019’da Çin’in Toplam İthalat ve İhracat Hacmi Geçen Yıla Göre %3,4 Arttı. Alınan yer: http://finance.people.com.cn/n1/2020/0114/c1004-31547735.html. Erişim tarihi: 29.02.2020
Pinchain (2020). Çin Turizm Ekonomisi Raporu No.12: Temel Görüşler ve Veriler. Alınan yer: https://www.pinchain.com/article/213948. Erişim tarihi: 01.03.2020
WHO (2020). Koronavirüs Hastalığı 2019 (COVID-19) Durum Raporu – 40. Alınan yer: https://www.who.int/docs/default-source/coronaviruse/situation-reports/20200229-sitrep-40-covid-19.pdf. Erişim tarihi: 01.03.2020
Xinhua (2019). 2020’da Çin Ekonomisi İçin Kötümser Durum Beklenmiyor. Alınan yer: http://www.xinhuanet.com/fortune/2019-12/02/c_1125297049.htm. Erişim tarihi: 01.03.2020
Xinhua (2019). 2019’da Çin’in Geleneksel Yeni Yılı Döneminde Yurtiçi Turistlerin Sayısı 415 Milyona Ulaştı. http://www.xinhuanet.com/politics/2019-02/10/c_1124096886.htm. Erişim tarihi: 01.03.2020
Not: Bu blogda ifade edilen görüşler yazarın kendi görüşleri olup Enstitü’nün yayın politikasını yansıtmamaktadır.
Ömirbek Hanayi Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-Kazak Üniversitesi Avrasya Araştırma Enstitüsü’nde araştırmacı olarak görev yapmaktadır. 2009 yılında Çin’in Minzu Üniversitesi Kazak dili ve edebiyatı Fakültesini tamamlamıştır. 2008-2009 yılları arası Justus Liebig Giessen Üniversitesin’in Türkoloji Bölümüne değişim öğrencisi olarak katılmıştır. 2010 yılında Justus Liebig Giessen Üniversitesin’in Türkoloji Bölümüne giren Ömirbek Hanayi 2010-2012 yılları arası “Kasachisch im postsowjetischen Kasachstan” adlı proje üzerinde çalışmıştır.