marat

Cengizhan Canaltay, seminerinde, Türkiye Cumhuriyeti’nin 30 Ağustos 1991’de Azerbaycan Cumhuriyeti’nin bağımsızlığını ilk tanıyan ülke olduğunu belirterek, Türkiye’nin Azerbaycan ile ilişkilerinin kardeşlik ve stratejik ortaklık düzeyinde olduğunu açıkladı. Tek millet iki devlet anlayışı ile iki ülkenin birbiriyle kültürel yönlerinin benzerliğinin bulunması ile dış politikalarında pek çok olayda birbirine yakın tutum sergilemelerinin […]

Doç. Dr. Nizamülmülk Güneş seminerine kendini tanıtarak başladı. Özgeçmişinden bahsederken bankacılık sektöründe 23 yıldır çalıştığını belirten Doç. Dr. Nizamülmülk Güneş, ata topraklarında, Kazakistan’da bulunmaktan mutluluk duyduğunu ifade etti. Türk bankacılık sektörünün genel görünümünü açıklayan Doç. Dr. Nizamülmülk Güneş, Türkiye’deki finansal kuruluşların aktif büyüklüğünün yaklaşık 4,6 milyar lira olduğunu dile getirdi. […]

Dr. Albina Muratbekova, seminerinde, Hindistan ve Çin arasındaki ilişkilerin tarihçesine ve iki ülke arasındaki önemli sorunlara değindi. Bu sorunlar arasında; özellikle sınır anlaşmazlıkları ve Tibet sorunu yer almaktadır. Ayrıca, Dr. Albina Muratbekova Hint-Çin ilişkilerinin gelişiminde Pakistan’ın rolünü de anlattı. Seminerin devamında Dr. Albina Muratbekova, Çin ve Hindistan arasında ekonomik, kültürel, […]

Seminerin açılış konuşmasını yapan ve aynı zamanda moderatörlüğünü yürüten Avrasya Araştırma Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Vakur Sümer, Türk tarihinin köklü bir geçmişe dayandığını belirterek ve Prof. Dr. Jienkulov Sergazy gibi bu alana katkı sağlayan bilim insanlarına teşekkürlerini iletti. Sümer, seminere katılan tüm değerli misafirlere katılımlarından dolayı teşekkür etti. Prof. Dr. […]

Seminer, Avrasya Araştırma Enstitüsü’nün Müdürü Doç. Dr. Vakur Sümer’in açılış konuşmasıyla başladı. Doç. Dr. Vakur Sümer konuşmasında Prof. Dr. Zakir Avşar’a ziyaretinden dolayı teşekkürlerini sundu ve kendisinin yaptığı görevler hakkında kısa bilgi sundu. Prof. Dr. Zakir Avşar, seminerine kendini tanıtarak başladı. Avrasya Araştırma Enstitüsü kadroları ile tanıştığından ve Kazakistan’da bulunduğundan […]

Prof. Dr. Dosbol Baigunakov, seminerine kendini tanıtarak başladı. Daha önce Avrasya Araştırma Enstitüsü’nde de çalıştığını belirten sunucu, Enstitünün tüm faaliyetlerini ve yayınlarını yakından takip ettiğini belirtti. Uzun yıllardır Antik Çağ ve Orta Çağ konusu üzerinde çalışan Prof. Dr. Dosbol Baigunakov, yakın zamanlarda bu çalışmaların sonucu olarak ortaya çıkan bir eserinin […]

Dr. Nassiba Junayeva, seminerinde, günümüzde  kadın çalışmalarının gündemde olduğuna dikkat çekerek, Kazak aydınlarının XIX. yüzyıl başlarındaki kadın konulu yazılarından bahsetti. Kazak kadınlarının hayatı boyunca karşılaştığı sorunların meydana gelme sebeplerini açıklayan sunucu, Kazak aydınlarının dile getirdiği fikirleri paylaştı. Ayrıca, söz konusu sorunları bertaraf etmek için Kazakistan’da gerçekleştirilen faaliyetleri anlattı. Seminerin devamında […]

«Абайтану: отандық және шетелдік зерттеулер» тақырыбындағы ғылыми талқыға абайтанушы ғалымдар мен Еуразия ғылыми-зерттеу институтының барлық зерттеушілері қатысты. Ғылыми талқыда кіріспе сөз сөйлеп, сонымен бірге модератор болған Еуразия ғылыми-зерттеу институтының директоры доцент, доктор Вакур Сүмер Абай Құнанбайұлының Қазақ жазба әдебиетінің негізін салушы және ұлы тұлғалардың бірі екенін айтты. Қожа Ахмет Ясауи […]

Seminerin açış konuşmasını yapan Avrasya Araştırma Enstitüsü’nün Müdürü Doç. Dr. Vakur Sümer, seminere katılan değerli misafirleri selamlayarak sözüne başladı. Altın Ordu Devleti’nin, sadece Kazakistan’ın tarih sahnesinde değil, aynı zamanda Avrasya topraklarında uzun yıllar hüküm süren önemli bir devlet olduğunu dile getirdi. Bugüne kadar Ahmet Yesevi Üniversitesi Avrasya Araştırma Enstitüsü tarafından […]

Haritaların tarih araştırmalarının vazgeçilmez materyallerinden biri olduğunu anlatarak seminerine başlayan Omirbek Hanayi, ana hatlarıyla Orta Çağ Avrupa haritalarındaki Kazak topraklarını ve tarihi yer adlarını açıkladı. Erken ve Yüksek Orta Çağ dönemlerinde Kazak topraklarını kapsayan tüm Avrasya bölgesinde yaşayan göçebe toplulukların Avrupa’nın tarihi kaynaklarında İskitler veya Sakalar olarak adlandırıldığına değinen Omirbek […]